• orhangedikli@hotmail.com
  • +90 505 254 54 03
İşitme Kaybı

İşitme Kaybı Nedenleri, Tanı ve Tedavi Yöntemleri

İşitme kaybı kulağımızın herhangi bir nedenden dolayı işitme fonksiyonunu tamamen ya da kısmen kaybetmesidir. Mutlak tedavi edilmesi gereken bir durumdur. Çünkü insan sessiz bir dünyada yaşamaktan mutlu olmaz. Etrafla iletişimi azalır ve kendini yalnızlığa iter. Bu da insanların psikolojisini ve yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Bu nedenle işitme kayıpları mutlaka tedavi edilmelidir.

İşitme Kaybının nedenleri

İşitme kaybının nedenleri çok çeşitlidir. Ancak belli başlı olanları sıralayalım.

  • Kulağın doğumsal anomalileri
  • Dış kulak yolunu tıkayan patolojiler
  • Tuba östakiyi tıkayan patolojiler
  • Kulağın akut ya da kronik iltihapları
  • Kulak tümörleri
  • Kulak ve kafa travmaları
  • Yüksek gürültüye maruz kalmak ya da akustik travmalar
  • Kulağa toksik etki yapan ilaçlar kullanmak
  • Bazı metabolik ve vasküler hastalıklar
  • Oto-immün nedenler
  • Yaşlılık

İşitme kaybının çeşitleri

İşitme kayıpları 3 kategoride incelenirler.

1- İletim tipi işitme kayıpları
2-Sensorinöral işitme kayıpları (SNİK)
a)Ani işitme kayıpları (Yüksek gürültü, ilaç toksisitesi, enfeksiyonlar, travma)
b)Gürültüye bağlı işitme kayıpları
c)Diğer patolojilere bağlı işitme kayıpları
d)Yaşlılığa bağlı kayıplar
e)Doğumsal işitme kayıpları
3-Mikst işitme kayıpları

İşitme kayıplarında tanı yöntemleri

İşitme kayıplarında tanı koymak zor değildir. Hastanın hikâyesi, fizik muayene, odiyolojik değerlendirme ile tanı konulabilir. Ancak bazı etiyolojik nedeni belli olmayan kayıplarda eğer gerekirse BT ve MRI ilave edilebilir.

İletim tipi işitme kayıplarının tedavisi

Bu tip işitme kayıpları dış kulak ve orta kulak bölgesini etkileyen patolojilerde görülen kayıplardır. Genellikle medikal ya da cerrahi tedavi ile düzelirler. Dış kulak yolunu tıkayan buşonlardan tutunda, orta kulak boşluğunun iltihapları ya da yer kaplayan oluşumları, kolesteatomlu kronik otitler, kulak zarı perforasyonları, otosklerozlar, tuba östaki tıkanıklıkları bağlı effüzyonlu otitler ve kafa travmalarına bağlı kulak içi kanamaların hemen hepsi iletim tipi işitme kaybı yaparlar.

Orta kulak iltihapları gibi iltihabi nedenlere bağlı işitme kayıpları medikal tedavi ile düzelirler. Ancak kolesteatom, kulak zarı perforasyonları, işitme kemikçiklerinde kireçlenme veya kopukluklara bağlı işitme kayıpları cerrahi tedavi ile düzeltilirler (Bu konu kulak ameliyatları bölümünde etraflıca incelenecektir. Oradan okuyabilirsiniz).

Effüzyonlu otitis media: Burada özellikle çocuk hasta gurubunda görülen orta kulak boşluğunda iltihapsız sıvı toplanmasına bağlı iletim tipi işitme kayıplarında öncelikle medikal tedavi verilir. Eğer patoloji düzelmez ise bu sefer hastaya cerrahi tedavi uygulanır. Cerrahi tedavide çocukların eğer varsa geniz etleri alınır, kulaklarındaki sıvı boşaltılır ve kulak zarlarına çok küçük havalanma tüpleri yakılır.
Bu tüpler yaklaşık 6 ay kadar kulakta kalırlar ve sonra alınırlar. Böylece bu hastaların %90-95’i düzelir. %5-10 gibi küçük bir kısmında ise kulaklar tekrar sıvı toplayabilir ve bu guruba tekrar tüp takılabilir. Tekrar tüp takılma ihtiyacı duyulan kulaklara genellikle silikon T tüpler takılır ve bu tüpler minimum 1 yıl kulakta kalırlar. Bu süre eğer bir komplikasyon yoksa 2 yıla kadar uzatılabilir ve ondan sonra alınırlar.
Kulak zarına takılan tüplerin zararı olur mu şeklinde bir soru akla gelebilir. Ancak bu tüplerinin ciddi bir komplikasyonları yoktur. Çok uzun süre kalan tüpler alındıktan sonra bazen kulak zarında küçük bir perforasyon kalabilir. Böyle bir durumda hemen zar tamiri yoluna gidilmez. Bir süre beklenir ve zarın kendi kendisini tamir etmesi beklenir. Olmazsa geç dönemde timpanoplasti diye ifade ettiğimiz zar tamiri ile tedavi yapılabilir.

Ani işitme kaybında tedavi: Birbirini takip eden en az 3 frekansta 30 dB ve üzerinde, 3 günden kısa sürede ortaya çıkan kayıplara ani işitme kayıpları denir. Bu kayıplar top, tüfek atışları gibi çok yüksek gürültüye kısa süre maruz kalmaya bağlı olabildiği gibi, vasküler nedenlere (hipertansiyona, iskemi, tromboemboli), tümörlere, yüksek doz ototoksik ilaç kullanımına, viral enfeksiyonlara (kızamık, kabakulak), travma, metabolik nedenlere (diabet) ve oto-immun nedenlere bağlı da olabilir.
Ani işitme kayıplarında çok erken ve etkin bir tedavi uygulanırsa oluşan iç kulak tipi işitme kaybını büyük oranda düzeltme şansı vardır. Bu nedenle ani işitme kayıplarında hiç vakit geçirilmeden tedaviye başlanılmalıdır. Tedavide yüksek basınçlı oksijen, damar genişletici ilaçlar ve kortizon uygulaması en etkili yoldur. Bunlara etiyolojik nedene göre vitaminler, kan sulandırıcılar ya da diğer gerekli ilaçlar ilave edilebilir. Bu medikal tedavi ile düzelmeyen olgularda ise 6 ay ya da bir yıl bekledikten sonra işitme cihazı uygulamasına gidilmelidir.

Gürültüye bağlı işitme kayıplarında tedavi: Bu tip işitme kayıpları uzun süre gürültüye maruz kalma oluşan kalıcı kayıplardır. Bu nedenle medikal ya da cerrahi tedavi şansları yoktur. Böyle bir durumda öncelikle işitme kaybı olan kişilerin çalıştıkları gürültülü ortamdan uzaklaştırılmaları gerekir. Gürültülü ortamdan minimum 5-6 ay uzak kaldıktan sonra tekrar kulak ölçümleri yapılarak gerçek işitme kaybı seviyeleri belirlenir.
Hafif işitme kayıplarında herhangi bir tedaviye ya da cihaza gerek yoktur. Ancak ileri derecede bir işitme kaybı varsa bu sefer işitme cihazı uygulamaları ile hastaların işitmeleri normal seviyelere getirilir.

Yaşlılığa bağlı işitme kayıpları (Prespiakuzi): Bu tip işitme kayıpları yaşın ilerlemesine bağlı doğal olarak hemen herkeste az ya da çok olabilecek kayıplardır. Nasıl ki kişilerin yaşlandıkça tüm fonksiyonlarda azalma oluyor. İşitmede de yaşlılıkla birlikte azalma oluyor.
Yaşlılığa bağlı işitme kayıplarının tedavisi işitme cihazları ile sağlanmaktadır. Yaşlılara mutlaka işitme cihazı verilmelidir. Çünkü yaşlılar zaten yaşlılığın sorunları ile mücadele ediyorlar. Bunlara ilaveten bir de işitme kaybının sıkıntılarını yaşamalarına gerek yoktur. İşitmeyen birey kendini toplumdan uzaklaştırır ve daha fazla yalnızlığa doğru yol alır. Bu da kişiyi psikolojik bunalıma sokar. İşitme cihazları yaşlıları hayata bağlar ve yaşamlarını renklendirir.

Doğumsal işitme kayıpları: Bu kayıplara konjenital işitme kayıpları da denilmektedir. Nedenleri arasında genetik bozukluklar olabildiği gibi, annenin hamile iken geçirdiği hastalıklarda olabilir.
Doğumsal işitme kayıplarında tedavi seçenekleri arasında işitme cihazları ve koklear implant denilen biyonik kulak uygulamaları yaygın olarak kullanılmaktadır. Biyonik kulak daha çok ileri derecede işitme kaybı olan kişilere uygulanırken, hafif ve orta derecede işitme kayıplarında işitme cihazları tercih edilmektedir.